Türkiye’de gece eve dönen kadınlar, güvenlik kaygıları taşıyor ve bu sorunun toplumsal önlemlerle çözülmesi gerektiği ifade ediliyor. Özellikle büyük şehirlerde, gece saatlerinde evlerine dönüş yapan kadınlar, sokaklarda yalnız yürürken veya toplu taşıma araçlarını kullanırken çeşitli tehlikelerle karşılaşabiliyor. Bu durum, kadınların kendilerini güvende hissetmemelerine neden oluyor.

Kadınların gece eve dönüşlerinde yaşadıkları güvenlik endişeleri, toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kadına yönelik şiddet ve hırsızlık gibi sorunlarla doğrudan bağlantılı. Yapılan araştırmalar, birçok kadının özellikle gece saatlerinde sokağa çıkmaktan veya yalnız seyahat etmekten kaçındığını gösteriyor. En büyük sebepler arasında, karanlık sokaklarda yalnız kalmak, toplu taşıma araçlarında rahatsız edici davranışlarla karşılaşmak ve genel güvenlik zafiyetleri bulunuyor.

Gece yolculuklarında kendilerini güvende hissetmeyen kadınlar, genellikle telefonla sürekli iletişimde kalmak, acil durum numaralarını kaydetmek, taksi veya güvenli ulaşım araçları kullanmak gibi bireysel önlemler alarak risklerini azaltmaya çalışıyor. Ancak uzmanlar, bu tür bireysel önlemlerin yetersiz kaldığını ve toplumsal düzeyde daha kapsamlı güvenlik önlemlerinin alınması gerektiğini belirtiyor.

Son yıllarda bazı şehirlerde gece saatlerinde polis devriyelerinin artırılması ve kamusal alanlarda güvenliği artırıcı önlemler alınmış olsa da, kadınlar hâlâ gece dışarıda yalnız kalmaktan çekiniyor. Kadınların güvenliğini sağlamak için toplumsal farkındalık yaratılması ve ailelerin, yerel yönetimlerin bu konuda daha aktif rol üstlenmesi gerektiği vurgulanıyor. Uzmanlar, kadınların gece eve dönerken kendilerini güvende hissetmeleri için sadece güvenlik önlemlerinin değil, toplumsal normların da değişmesi gerektiğini ifade ediyor.

ANKARA (UHA) - ŞERİF GÖKSU